Muğla’nın Bodrum ve Milas ilçeleri ile Aydın’ ın Didim ilçesi arasında kalan Mandalya Körfezi’nde tam anlamıyla bir deniz kaplumbağası vahşeti yaşanıyor. Sayıları gün geçtikçe azalan Caretta caretta türü sevimli deniz canlıları için, Mandalya Körfezi son aylarda bir ölüm körfezi olmaya başladı.
Temmuz ayından bu yana 5 caretta caretta’ın vahşice öldürüldüğü Mandalya Körfezi’nde dün akşam saatlerinde iki caretta caretta daha ölü şekilde bulundu. Balta ile öldürüldükleri tahmin edilen deniz kaplumbağaları Didim kıyılarına vurdu.
Mandayla Körfezi ve çevresinde yaşanan deniz kaplumbağası vahşeti Kuşadası Eko Sistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği(EKODOSD)’ni harekete geçirdi. Mandalya Körfezi’nde yaşanan vahşetin ürkütücü boyutlara ulaştığını kaydeden EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, “ Yaklaşık 100 yaşına kadar yaşayabilen bu deniz canlıları, genellikle Dalyan ve güney sahillerindeki kumsallarda üremekte ve son yıllarda balık çiftliklerinin çoğaldığı Mandalya Körfezi’nde yoğunlaşmaktadır. Balık avcılığının yapıldığı ve balık çiftliklerinin çok fazla olduğu Mandalya Körfezi’ne gelen Carettalar, ağ içindeki balıkları yemek istemelerinden dolayı bazen ağlara takılarak yaşamların kaybetmekteler, bazen de insan kaynaklı olarak vahşice öldürülmektedir. Temmuz ayından bu yana ergin bireydeki 5 adet Caretta caretta, kimliği belirsiz kişilerce vahşi biçimde öldürülmüştür. Dün de balta olduğu tahmin edilen büyük bir kesici aletle parçalanarak öldürülen 2 Caretta carettanın cesetleri, Didim kıyılarında kıyıya vurmuştur “ dedi.
Temmuz’dan bu yana 5 tane öldürüldü!
Ege Bölgesi’nde 2004 yılından bu yana takip ederek kayıt altına aldıkları ölü ve yaralı caretta carettaların genellikle insan kaynaklı olarak bilinçli ve vahşi bir şekilde öldürüldüğüne dikkati çeken Kuşadası Eko Sistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği Başkanı Bahattin Sürücü, “ Normal hiç bir insanın yapamayacağı şekilde, kesici bir aletle birinin boynu kesilerek, diğerinin de çok sert olan karapaksı parçalanarak iç organları dışarı çıkarılarak öldürülen Caretta carettaların ergin yaşta oldukları görülmüştür. Birisinin boyu 85 cm, diğerinin 1 metre olan Caretta carettaların Mandalya Körfezine yoğun olarak gelmelerinin nedeni, beslenme ortamının iyi olması ve balık çiftliklerinin yoğun olarak buralarda toplanıyor olmasından kaynaklandığı tahmin edilmektedir. Ağla yapılan balık avı ve ölümlerin yüksek olduğu balık çiftliği bölgelerinde “Kaplumbağa Dışlayıcı Aygıt (TED)”ların kullanılması, bir ölçüde bu deniz canlılarının hayatını kurtaracaktır. Bu yöntem birçok dünya ülkesinde, bu canlıların ölümlerinin yüksek olduğu bölgelerde kullanılmış ve olumlu sonuçlar alınmıştır “ diye konuştu.
Bir An Önce Önlem Alınmalı
Bu arada, deniz kaplumbağası vahşeti üzerine Kuşadası Eko Sistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği(EKODOSD) tarafından tüm yetkili ve ilgili kesimlere yazılı bir çağı yapıldı. EKODOSD Yönetim Kurulu imzasıyla yapılan çağrı şöyle: “Ancak %3 civarının erginleşebildiği ve yaklaşık 1000 yumurtadan sadece 1 tanesinin 50 yaşlarına ulaşabildiği deniz kaplumbağalarını korumak için, denizdeki faaliyetler kontrol edilmelidir. Dinazorlar gibi deniz kaplumbağalarının da dünyamızdan yok olmamaları için, bu konularda ayrıntılı çalışmalar yapılması gerekmektedir.
Ölümler genellikle turizm sezonunun yoğun yaşandığı yaz aylarında sürat tekneleri ve jet skilerin çarpmalarından, denizden kazancını temin eden kişilerin avlarını paylaşmak istememesinden, denizlere atılan naylon poşetler yüzünden ve son aylardaki nedeni bilinmeyen vahşi saldırılar yüzünden meydana gelmektedir.Deniz ekosisteminde yapmış olduğumuz çalışmalarda, bölgemizdeki yaralanan ve öldürülen Caretta carettaların kayıtlarını tutmaktayız. Kıyı bölgelerde yaşayan yöre halkına, bu konularda bilinçlendirme çalışmaları yapmakta yaralı ve ölü Carettalar için bilgi ve kurtarma ağı oluşturmaya çalışmaktayız.85 milyon yıldır var olduğu tahmin edilen Caretta carettaların iki aylık kuluçka döneminden sonra yumurtadan çıkan yavruları, kum sıcaklığına göre 26 derecede erkek, 32 derecede dişi ve 29 derecede ise yarısı erkek yarısı dişi olur. Dalyan Caretta sempozyumunda da, son yıllarda meydana gelen iklim değişikliği nedeniyle, kuzey ve güney kıyıları arasındaki ısı farkının yavruların cinsini nasıl etkileyeceği merak konusu olmuştu.
Son derece dramatik bir yaşamı olan Caretta carettalar, daha yumurtadayken ve yumurtadan çıkarak denize ulaşıncaya kadar birçok tehlikeyle karşılaşmaktadır. Kuluçka süresince yumurtalar değişik tehditler altındadır. Bu yumurtaların pekçok doğal düşmanları vardır. Bunlar tilki, sansar ve çakallardır. Bu tür hayvanlar, kumlarda koklayarak buldukları yumurtaları yerler. Yuvalarda kalan yumurtalardan çıkan yavrular, ay ışığı veya denizin parıltısı sayesinde denize doğru giderler. Ancak daha kuvvetli başka ışık olursa yanlış yöne giderler. Denize gidinceye kadar ayrı bir tehlike onları beklemektedir. Yengeçler… Denize ulaşabilen yavru karnını içine çekerek depolanan yağlı besin maddesi nedeniyle dalamaz ve iki hafta kadar yüzeyde dolaşır. Bu nedenle bu esnada kuş ve balık gibi parçalayıcıların yemi olurlar. Bu safhaları atlatan yavrular deniz algleri arasında yüzerler ve dolaşırlar, yönlerini de hem bu besin alanlarını tanımalarından hem de manyetik yönelim sayesinde bulurlar. Yaşamak için doğayla ve birçok canlıyla mücadele ederek, şanslı birkaç bireyin belli bir erginliğe ulaştığı Carettaları, son yıllarda dinozorların yanına göndermek isteyen vahşi kara cahiller tarafından yok edilmeye başlanmıştır. İnsandan daha uzun yaşayabilen ancak insanoğlu tarafından bu yaşamı kısaltılan Carettaların yaşam alanları denizlerdir. Onlar denizlerde avlanmak ve beslenmek zorundadır. Karaya ancak yumurtlamak için çıkarlar. Çıkarmış olduğu her yumurtadan sonra, gözlerinde gözyaşı selleri oluşur. Caretta Carettaların yaşam mücadelesinde Türkiye’de karşılaşılan diğer büyük bir sorun naylon torbalardır. Denizanası yiyerek beslenen Caretta Carettalar, naylon poşetleri ‘denizanası’ zannederek yutmakta ve boğularak ölmektedirler. Denizleri bu şekilde kirletmeye, sürat motorları ve jet skileri sorumsuzca kullanmaya ve kimliği belirsiz kişilerce vahşice öldürülmeye devam edilirse, korkarız ki yakında bir Caretta caretta mezarlığı kurmak zorunda kalacağız.
Ülkemizinde taraf olduğu Bern ve Barcelona Sözleşmeleri çerçevesinde nesli tehlike altında olan ve Anadolu kıyılarını üreme alanı olarak kullanan iribaş deniz kaplumbağaları Caretta carettaları mutlaka korumalıyız. Carettalar olmazsa, denizanalarından denizlere giremeyİZ. Öncelikle deniz adamlarına ve ekolojik dengeye saygısı olanlara büyük sorumluluklar düşmektedir. Milyonlarca yıldan beri günümüze kadar gelebilmiş bu sevimli deniz canlılarının nesillerinin devam etmesi için herkesi duyarlılığa davet ediyoruz “
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder